sen kendini bilmezsin, ya bu nice okumaktır…

16 Şubat 2014 Pazar

Bilgi sonsuz, bilgi yıldızlardan bile daha çok. Bilgi yıldızlar kadar yakın, bazen de uzak bize yıldızlar kadar ama aslında elimizle dokunacağımız kadar yakın.
Neyi bilmek istiyorum ki bu kadar uğraşıyorum?

Bazen ateşe koşar gibi bilgiye üşüşen pervaneler gibiyiz. Milyarlarca yıllardır, tüm insanların deneyimlerini bilmek, herşeyi yalayıp yutmak istiyoruz. Sanki çok şey bilmek, herşeyi bilmek herşeyi çözecek bizi aydınlığa kavuşturacak gibi davranıyoruz. Ama bilgi gerçekten dışardan alınanlar mı? Binlerce bilgi uçuşuyor her yerde. İnternet bazen bilgi çöplüğü halinde. Aslında belki de çok secici olmamız gerekiyor.
Bazen şunları sormamız acaba iyi olabilir mi?
Bu kadar çok şeyi neden bilmek istiyorum?
Çok şey bilince daha mı güçlü olacağım?
Bilince korkularımdan mı kurtulacağım?
Bilince daha mı güçlü olacağım herkesten?
Başkalarının deneyimlerinden, bugüne kadar yaşananlardan faydalanmak için tabi ki okumak gerekiyor. Ama ordan oraya koşturup bilgi oburluğu yaparken yine gücü dışarda mı arıyoruz acaba? Acaba aslolanın kendimiz olduğunu yine mi unutuyoruz? Bilip öğrendiğimiz şeyleri hayatımıza uygulamadıktan sonra hem bilgi neye yarıyor ki?
Ama hayatımıza uygulamak için de önce kendimizi tanımamız gerekiyor galiba? Yani marifet sanırım önce kendin bilmek ve bunun içinde kendinle kalmak gerekiyor. Yani tefekkür, meditasyon, dua, adına her ne diyorsak, bir süre kendimizle sessiz kalmak. Dışardan gelen, bizim aldığımız, üzerimize yapışan tüm sesleri susturmak. Kendinle kalmak ve kendinle kalmaktan mutluluk duyabilmek. Bilmek kendini bilmekle başlıyor ve tek güçlü de kendin bilen galiba.
Yunus Emre’nin dizelerindeki gibi;

Ilim ilim bilmektir.
ilim kendin bilmektir,
sen kendini bilmezsin,
ya bu nice okumaktir.

Kendimizi okuduğumuz çok keyifli zamanlar dileğiyle.

jQuery( window ).load( function() { if ( jQuery(".wpa script[src*='shareth.ru']").length > 0 || jQuery(".wpa iframe[src*='boomvideo.tv']").length > 0 || jQuery(".wpa iframe[src*='viewablemedia.net']").length > 0 || jQuery(".wpa .sharethrough-placement").length > 0 ) { jQuery( '.wpa' ).css( 'width', '400px' ); }setTimeout(function(){if(typeof GS_googleAddAdSenseService !== 'function'){new Image().src=document.location.protocol+"//stats.wordpress.com/g.gif?v=wpcom-no-pv&x_noads=adblock&baba="+Math.random()}},100);} ); İşte öyle biri. Okyanus'ta bir damla. Çeşitli kimlikleri var ama sonunda sadece insan olmaya çalışan ve hatta insan kimliğini de geride bırakıp hiçliğe doğru adım adım ilerleyen bir nokta:)

View the original article here

0 yorum:

Yorum Gönder